İŞLEM SIRASI MESELESİ :)
Matematikte işlem sırası denilen mesele çocuklara 5., 6. Sınıfta anlatılmaya başlanır. Sonra 7., 8. Sınıfta da anlatılır. Hatta liseye başladığında yani 9. Sınıfta yine anlatılır. Anlatılır ama çok kötü anlatılmasını, ezberletilmesini geçtim, kimi zaman kitaplarda, kimi zaman öğretmenler tarafından (ya da çoğu zaman mı demeliydim?) yanlış anlatılır.
Peki neden bu organize yanlışlık yıllar boyunca düzeltilmeden tekrar eder? Çünkü başta da söylediğim gibi çok kötü anlatılır, ezberletilir.
Kimse, işlem sırası neden var? İşlem sırasına neden gerek duyulmuş? Hangi ihtiyaca istinaden işlem sırası ortaya çıkmış? Ve sıralama neden önce parantez, sonra üslü sayılar, sonra çarpma-bölme ve son olarak toplama-çıkarma şeklinde olmuş? Mesela toplamanın ne suçu var da (aslında suç falan yok. Amacım burada da düşündürmek) en sona atılmış? Düşünmez, düşünmek istemez. Oysa matematik başlı başına bir düşünme eylemidir. Ve bunları nedenleriyle anlatmak çok basittir. Öyle anlatılırsa çocuk, genç, merak edecek, heyecan duyacak, öğrenmek isteyecektir. Yoksa yapılan iş belletmenlikten öte bir şey değildir.
Yapılan işin öneminden bihaber olunmasını geçtim, matematikteki sonsuz derinliğin, uçsuz bucaksızlığın farkında olunmayışı gerçek bir trajedidir.
Çocuklarımıza, gençlerimize, işte bu yaptığı işin hakkını veremeyen belletmenler (kimse kusura bakmasın, ben onlara "öğretmen" diyemem) yüzünden gerçekten çok yazık oluyor. Çocuklarımız, gençlerimiz, ne yazık ki böyle belletmenlerin elinde heder oluyor.
Bir de alanda yeniyim ama psikologlarla ilgili gözlemlediğim bir şey var. Çocuklarımıza, gençlerimize, hayatlarına dair sorumluluk alma iradesi gösterecek farkındalık ve bilinç kazandırmaları, bu konularda çocukların, gençlerin becerilerini geliştirmeleri gerekirken, onları gerçeklerden kopuk, yanılsamalarla dolu dünyalara sürüklüyorlar. Buna da üzülüyorum.
Psikologluk gaz verme, gıybet yapma, goygoy yapma, dedikodu yapma yeri değildir.
Çocuklarımıza, gençlerimize, gelecek hayali (bu ifadeyi "vizyon" anlamında kullanıyorum. Ahmet Şerif İzgören hocamız kullanıyor, ben de çok seviyorum) kazandıracak, yaşama amacı (bu ifadeyi de "misyon" anlamında kullanıyorum. Yine Ahmet Şerif İzgören hocamızdan) edindirecek bakış açılarına sahip, eğitimcilere ve psikologlara çok ihtiyacımız var, çok...
Çocuklarımız, gençlerimiz bizim geleceğimiz. Onlar iyi yetişmezse, hiçbirimize iyi bir gelecek yok.
Her zaman söylediğim gibi, anlatacak hikayesi olmayanın paylaşacak bilgisi olmaz. Benim anlatacak hikayem de, paylaşacak bilgim de var.
Psikolog Matematik Öğretmeni
Taner Kutlusoy